Genel

PAPALI TANITIM VE İNANÇSIZ TURİZM

PAPALI TANITIM VE İNANÇSIZ TURİZM

Dolgun tanıtım bütçesini açıklamanın keyfi?
Papalı-Pamuk?lu, kırmızı halılı, T?li tanıtımlar?.
?What a feeling? sloganlar?
İki yabancı firma bizi dünyaya nasıl tanıtacak beklentisi?.
Cepte 120 milyon dolar ve yaşananlar?

İNANÇ TURİZMİ FASA FİSO MU&#63.
Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç; dünyada 800 milyon kişinin dolaştığını, bunlardan 600 milyonu deniz turizmi, 7.5 milyonu ise inanç turizmi yaptığını, o nedenle termal ve golf turizmine ağırlık verdiklerini açıklıyor ve inanç turizmi için ?fasa fiso? diyor. Ancak bir yandan da ?Papalı Türkiye tanıtımı? için kolları sıvamış durumda.

Camiler, kiliseler, sinagogları ile farklı inanç ve kültürleri, tarih boyunca barış ve hoşgörülü bir anlayışla kucaklayan Türkiye?de; inanç turizminin Bakan Koç?un deyimi ile ?fasa fiso? olarak tanımlanması şaşkınlık yarattı.
Yaşadığımız coğrafya inanç turizmi açısından çok önemli zenginliklere sahip ve bu mirasları turizme yönelik değerlendirmek bir yana, önemsizleştiriyoruz sanki.

İnanç turizmi gerçekten fasa fiso mudur&#63.. İnanç turizmini canlandırmak için neler yapılmalı&#63.. Türkiye inanç turizminde geliştireceği projelerle tüm dünyada bir numaralı hac merkezi olabilir mi&#63..

Tüm bu sorulara cevap bulmak üzere; inanç turizmini 1990?lı yılların başında telaffuz ederek, elinde projelerle bakanlığın kapısını aşındıran Turizm ve Yatırım Danışmanı Ferit Hizmet ile bir röportaj yaptık.
Turizm Haberleri?ne yaptığı ilginç açıklamalarla, inanç turizmine yeni bir bakış açısı getirecek olan Hizmet?in anlattıkları çok tartışılacak.

– İnanç turizmi projeniz 1990?lı yıllara dayanıyor ve ilk olarak dönemin Bakanı İlhan Aküzüm?e verdiniz. Nasıl bir projeydi, anlatır mısınız&#63.

?1985-90 yılları arasında yeni turizm teşvik kanunları çerçevesinde, güney bölgesinde turizm yatırım dosyaları hazırladım ve yatırımcıların danışmanlık ve müşavirlik hizmetlerini yürüttüm. Halen de bu işleri yapıyorum.
1989 yılında yurtdışından bazı dostlarım, Selçuk bölgesi ve Kapadokya?da hac turizmi yapmak için yatırım talepleri olduğunu ve bu konuda çalışma yapmamı istediler. Söz konusu yatırım talebi; tahsis ön izin, yabancı sermayeli şirket kurulması, DPT?den izin alınması, yatırım teşvik belgesinin alınması vb gibi geniş kapsamlı bir çalışmaydı. Hıristiyanlarca kutsal olan bölgelerin ziyaret edilerek hacı olmaları ve yapılacak yatırımlarla hac turizminin geliştirilmesi planlanan dev bir projeydi.

-Türkiye?de Hıristiyanların hacı olmasına yönelik dev bir proje öyle mi&#63

Dünya Hıristiyan alemi Türkiye?ye hacı olmak için akacaktı, hem de yılın belirli ayları değil, tam 12 ay kesintisiz?
Proje 1989 yılında kabul görseydi; 3 yıllık yatırım sonunda, 1993 yılında 5 milyon ile başlayacak hacı akını, İsa?nın doğumu 2000 yılında, 100 milyon kişi ile büyük finale ulaşacaktı. Rakip ülkelerin karalamaları, terör vs hiçbir şey engelleyemezdi bu hac ziyaretlerini.
Tüm Katolik Kiliselerinin girişlerine ? Türkiye?ye hacı olamaya gidin? afişleri asılacak ve ülkemiz inanç turizminde yıkılmaz bir kale olacaktı. Tekstil sektörü binlerce hacıya özel hazırlanacak olan penye üretimini yetiştirmekte zorlanacaktı.

-Peki sonra ne oldu&#63

?6 ayda hazırlanan proje dosyasını ilk olarak 1989 yılında Bakan İlhan Aküzüm?e verdik. Projeye çok olumlu yaklaştılar ancak kısa bir süre sonra
Bakan değişti ve yerine Bülent Akarcalı geldi. 1991 yılında Clup Alibey Tatil Köyü?nde proje hakkında bilgilendirdik kendisini. Projeyi destekleyeceğini söyledi ancak 4 ay sonra yerine Abdülkadir Ateş geldi. Antalya ziyaretinde proje dosyası hakkında bilgi istedi ve görüştük. Ardından 1994 yılında Halil Çulhaoğlu Bakan oldu; bilgi için çağırdılar ama gitmedim çünkü artık yorulmuştum. Zaten 2 ay Bakanlık yaptı, yerine gelen Şahin Ulusoy?da 5 ay görev yaptı.

Kültür ve Turizm Bakanlarının bu kadar sık değişmesi nedeniyle; günümüze kadar kalıcı turizm politikaları oluşturulamadı. 1995 yılından bu yana bakacak olursak; İrfan Gürpınar 6 ay, Bilay Güngör 22 gün, İrfan Gürpınar 4 ay, Işılay Saygın 3 ay, Bahattin Yücel 11 ay, İbrahim Gürdal 18 ay, Ahmet Tan 4 ay, Erkan Mumcu 26 ay, Mustafa Taşar 15 ay, Güldal Akşit 5 ay, Erkan Mumcu 21 ay Bakan olarak görev yapmış. Son olarak Atilla Koç yerini koruyor. Turizmdeki dağınıklığın, bölünmüşlüğün, sorunların çözülemeyişinin nedenidir bu tutarsızlık.

– Peki bu kadar uğraşmış biri olarak, Bakan Koç?un inanç turizmine yaklaşımı hakkında neler söyleyeceksiniz&#63

?Bizim elimizdeki fırsatlar başka ülkelerde olsa en ince detayına kadar değerlendirmekte hiç geç kalmazlardı. Hem inanç turizmini yok sayacaksın, hem de Papa üzerinden tanıtım yapacaksın. Bu ne yaman çelişki böyle. Tüm dünya Hıristiyanlarını Türkiye?de hacı olmaya çağırarak inanç turizmini canlandıracak girişimlerde bulunmalıyız. Biraz yaratıcı olalım ve sınırları zorlayarak dünyaya açılalım.
Sadece inanç turizmi değil, tüm turizm çeşitlemesinde bu yaratıcılığı kullanmamız gerekiyor.

2007-01-08 00:00:00

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

İlgili Haberler

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL