AKP?nin kapatılması davası, Ergenekon operasyonu, yaşanan terör olayları gibi gelişmeler nedeniyle Türkiye son günlerde her açıdan zor bir dönem geçiriyor.
Dilek FİLİZFİDANOĞLU – ÇALIŞMA HAYATI VE TÜRKİYE ARAŞTIRMALARI MASASI
Bütün bu yaşananların Türkiye?yi ekonomik, sosyal, siyasal açıdan etkilemesi kaçınılmaz. Türkiye?nin ekonomisinde önemli bir paya sahip olan turizm sektörü de yaşanan terörist saldırılardan nasibini alıyor. Zira bu tür olaylar dünya basınında bir nevi ?gidilmesi tehlikeli ülke: Türkiye? şeklinde yer alıyor. Özellikle kanlı görüntülerin tıpkı Türkiye?de olduğu gibi dış basında da gösteriliyor olması insanları ürkütüyor ve Türkiye?den uzaklaştırıyor. Dolayısıyla Güngören faciasının da Türkiye?ye gelmeyi düşünenleri etkilemesi kaçınılmaz. Ege?de ve Güney sahillerinde yaşanan orman yangınları da cabası.
Turizme Terör Darbesi
Turizm sektörünü etkileyen konuların başında yaşanan terör olayları geliyor. Terörist eylemlerin yaşandığı bir ülke olarak anılması Türkiye için de artı bir puan değil. Ancak bu tip terörist eylemlerin yaşandığı tek ülkenin de Türkiye olmadığı unutulmamalı. 2001 yılında ABD?de İkiz Kuleler?e yapılan saldırı hala hafızalardadır. Ne var ki bu saldırının arkasından ne ABD televizyonlarında ne dünya televizyonlarında ne de Türkiye televizyonlarında kanlı görüntülere yer verilmedi. Çünkü bu tür yayınlara ABD?nin imajını etkileyeceği endişesi ile yayın yasağı getirildi. Dolayısıyla insanlar facianın boyutunu dahi anlayamadılar. Medyanın insanlar üzerindeki etkisi düşünüldüğü zaman ABD?nin aslında ne kadar isabetli bir karar aldığı ortaya çıkmaktadır.
Bu terör eylemlerinin asıl amacının terör örgütlerinin reklam ve propagandalarını yapmak olduğu ve medyanın da farkında olmadan bu amaca hizmet ettiği gerçeği unutulmamalıdır. Zira bir kişi öldürerek milyonlarca kişiyi kokutma stratejisi güden terörist için medya, hedefe ulaşmada en önemli araçtır. Bugün dünyanın pek çok ülkesinde yaşanan terör eylemleri kamuoyuna aktarılmakta ancak dünya basını terörün sebep olduğu vahşi görüntülerin yansıtılmasında son derece dikkatli davranmaktadır. Haber verme ile halkın korkutulmasına araç olma dengesinde bilinçli bir yayın politikası izlenmektedir. İsrail?de de neredeyse her gün terör eylemi gerçekleşiyor ancak kanlı görüntüler medyada fazla yansıtılmıyor. Güngören faciasının ardından Türkiye?den verilen görüntüler ise o kadar korkunçtu ki asıl hedefleri korku ve infial duygusu yaratma olan teröristler en büyük desteği basından almış oldu. Öte yandan yine basın yoluyla Türkiye?nin her köşesinde aynı görüntülerin yaşandığı izlenimi dünya kamuoyunda edinilmiş oldu. Almanya Dışişleri Bakanlığı da, Güngören’deki terör eyleminin ardından Türkiye’ye yapılacak seyahatlerle ilgili güvenlik uyarısında bulunarak Türkiye’ye seyahat edenlerin daha dikkatli olmalarını öneririz” açıklamasını yaptı. Açıklamanın ?Tüm ülkede güvenlik önlemleri yüksek düzeyde.? kısmının ardında yatan gerekçe ise PKK?ya ait bir televizyon kanalına Almanya?da yayın yasağı getirilmesi ve bu nedenle de intikam eylemleri düzenlenebileceği endişesinin yaşanmasıydı. Özellikle Almanya gibi çok sayıda turist aldığımız bir ülkeden yapılan böylesi bir açıklama turizm açısından önemli bir kayıptır. Türkiye?nin doğusunda Alman turistlere saldırılabileceği ya da kaçırılabileceği uyarısında bulunan Alman Dışişleri Bakanlığı, Türkiye?nin aslında turistleri içtenlikle ve açık bir şekilde karşılayan bir seyahat ülkesi olduğunu da belirtirken dikkatli olunması vurgusunu yapma ihtiyacı duydu. Bu tedirgin edici ve tehlike hissi veren bir uyarı olması nedeniyle tatil planlarının iptal edilmesi ve Türkiye?ye gelmekten vazgeçilmesi sonucunu doğuracaktır.
Geçmişin Ağır Faturası
Türkiye buna benzer durumlarla daha önce de karşı karşıya kalmıştı. 2005 yılında Ege Bölgesi?nde patlayan bombalar neticesinde 2006 yılını Ege sahillerimiz oldukça durgun geçirmişti. Yine 2006 yılında Antalya?da yaşanan benzer olaylar, kuş gribi, karikatür krizi derken turizm sektörü büyük darbe almış; çok sayıda turizm işletmesi kapanmış ve turizm sektöründe çalışan binlerce kişi işsiz kalmıştı. Tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen 2007 yılında turist ziyareti yüksek seviyede gerçekleşmiş ancak Türkiye yine de beklediği turizm gelirini elde edememişti. Bunun en önemli nedeni gelen turistin niteliğinin artık değişmiş olmasıdır. Tatil adresini değiştiren zengin turist yerini gelir düzeyi düşük turiste bırakmış durumda. Bunda Türkiye hakkında olumsuz izlenim yaratan yayınların rolü büyük. Bir yandan ?tehdit? hissi bir yandan da bu sebeple zor durumda kalan Türk turizmcisinin ?her şey dahil tatil? konseptine ağırlık vererek düşük fiyat uygulamasına geçmesi nedeniyle turist sayısı artarken turizm gelirinde düşüş yaşanıyor. Türkiye?ye giriş yapan turist sayısı, 2007 yılında yüzde 18 civarında artış göstererek 4 milyon 148 bini Alman olmak üzere toplam 23 milyon 341 bin olarak açıklandı. 2007 yılı verilerine göre Türkiye?de günlük ortalama 8,4 gün kalan turistlerin kişi başına günde 72,4 Dolar harcama yaptıkları belirlendi. Halbuki kişi başına günlük harcama Türkiye?ye alternatif turizm ülkelerinde 150-200 Dolar civarında seyretmektedir. Bu da terör haberlerinin Türkiye?ye kaybettirdiklerinin rakamsal hesabı açısından önemli bir veri oluşturacaktır. 2008 yılının ilk altı aylık verileri turizm gelirlerinin geçen yılın aynı dönemine göre artış gösterdiğini ortaya koysa da yılın ikinci çeyreğinde terör saldırılarının turizm gelirlerini etkileyeceğine şüphe yok.
Türkiye Turizm Stratejisi-2023 Belgesi?nde belirlenen stratejik yaklaşımlar çerçevesinde 2023 yılında 63 milyon turist, 86 milyar Dolar dış turizm geliri ve turist başına yaklaşık 1.350 Dolar harcamaya ulaşılması öngörülmektedir. Bu anlamda diyebiliriz ki öncelikle Türkiye?nin tanıtımında dikkat edilmesi gereken çok şey var. Zira Terörizmle Mücadele Mükemmeliyet Merkezi (TMMM) Komutanlığı’nca yayımlanan “Terörist Faaliyetlere Genel Bakış” adlı makalede yer alan bilgiler oldukça çarpıcı sonuçları gözler önüne seriyor. 2008 yılının ikinci çeyreğinde dünya çapında 2 bin 396 terörist faaliyet meydana geldiği, bu saldırılarda 4 bin 204 kişinin hayatını kaybettiği, 7 bin 614 kişinin de yaralandığı tespit edildi. Türkiye ise 71 olay ile 2008 yılının ikinci çeyreğindeki terörist saldırı sıralamasında dünyada 7’nci sırada yer aldı. Bu saldırılarda 38 kişi ölürken 88 kişi de yaralandı. İşte bu 71 terörist faaliyetin her birinin medyada günlerce yer alması ve haberlerin kanlı görüntülerle desteklenmesi, üstelik bunların tüm dünyada aynı şekilde gündeme gelmesi Türkiye?nin turizmini olumsuz etkiliyor.
Tüm bu gelişmelere bakarak diyebiliriz ki 2008 yılında 25 milyon turist hedeflenmesine rağmen Türkiye turizminin daha sezonun yarısındayken ağır darbe alması kaçınılmaz. Türkiye gibi kıyı turizminin yanı sıra, alternatif turizm (sağlık ve termal turizm, kış sporları, dağ ve doğa turizmi, yayla turizmi, kırsal ve eko turizm, kongre ve fuar turizmi, kruvaziyer ve yat turizmi, golf turizmi gibi) açısından da benzersiz imkanlara sahip olan bir ülkenin bu avantajı kullanmada yetersiz kalması da büyük bir kayıp. Turizmde diğer Akdeniz ülkelerinin gerisinde kalması ayrıca değerlendirilmesi gereken ayrı bir sorun.
2008-08-20
Haber Arşivi
Turizm Haberleri
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)