Turizm sektörünün pandemi nedeniyle kesintiye uğramış olsa bile yarın güçlenerek devam edeceğini belirten yazarımız A Nejat Şardağı; European Strategy and Policy Analysis System ( ESPAS ) raporunu değerlendiriyor ve Türkiye’nin Çin, Hindistan, Uzak Doğu ülkelerine yönelik turizm tanıtım stratejilerinin belirlenmesi için çarpıcı önerilerde bulunuyor.
A.NEJAT ŞARDAĞI-turizmhaberleri.com- İzmir
OTİUM CUM DİGNİTATE: CİCERO
M.Ö 3. yy’da yaşamış siyaset ve düşün insanı Cicero’nun yukarıdaki değişi: ”Asil boş zaman”, turizm tarihinin 23 asır önce asillerin tatil yaptığını dile getirmesi, emeklemenin yürümenin ilk aşaması olduğu gibi turizmin başlangıcı olduğunu gösteriyor.
Bir dönem rantiyeci !! diye adlandırılan eskinin vassalarının (asillerinin ) yazlık kışlık ikametlerine göçleri ile başlayan hareket genişleyen Roma imparatorluğunun şehirlerini ziyaretleri VIII. yy’da ”Nobilis et Erudita Pelegrinatio” * diye adlandırılıyordu. Bu gün Akdeniz’de yapılan kruvaziyer programları genellikle Eski Romalıların rotalarını takip etmektedir.
Derebeyi ve vassaların ”Boş ? zamanlarında tavaf ederek öğrenme” fırsatına karşı, serfler, bırakın seyahat etmeyi, toprakla beraber alınıp satılıyordu. Bugün bile en temel haklardan sayılan seyahat özgürlüğü ne yazık ki erişilen gelirle sınırlıdır.
Turizmin bir sınıfın adeta tekelinde iken orta sınıfın genişlemesi hızla büyümüş gerçek patlamanın ( boom ) yakında olacağını düşündüren nedenleri bu satırların devamında görebilirsiniz.
Bu uzun girişin temel amacı, European Strategy and Policy Analysis System ( ESPAS )** çalışmasında 2030 yılı dünyasının ekonomik perspektifidir.
Ekonomik yaşamı etkileyen nüfus-göç-çevre-iklim-enerji-doğal kaynaklar ve siyasi gelişmeleri göz önüne alarak bulunulan öngörülerden meydana gelen ESPAS’IN Tendaces Mondiales a l’horizon 2030 dosyası yaklaşık 90 sayfadır, ilgilenen inceleyebilir.
Yukarıdaki tabloda Çin-Hindistan ve Uzak Doğu ülkelerinin gelişen ekonomilerinin sonucu pek çok ülkede orta sınıf kaybolurken, Çin ve Hindistan’daki orta sınıfın muazzam büyümesi öngörüsü yer almaktadır.
Çin nüfusunun şimdilik sadece %6’sının pasaportu olmasına rağmen turistik gezi sayıları 129 milyona ulaşmıştır. Adı geçen üç ülke vatandaşlarının bir kısmının bile orta sınıfa katılması en az bir milyar yeni turist demektir.
2019 yılındaki dünya turizm hareketinin yaklaşık iki katı…
Fransa özellikle Çin’deki gelişmeleri yakından takip etmiş, şimdilerde birkaç milyon olan Çinli turist sayısını yılda en az 10 milyon Çinli turist ağırlayacak projeleri hayata geçirmiş durumdadır.
İngiltere’yi ziyaret eden Çinli turistler, ulaşım hariç 397 avro harcama yaparken Fransa’da bu rakam 1408 avroya ulaşmıştır. İngiltere’nin 4 katı olan bu rakam, Fransa’yı ziyaret eden diğer ülke vatandaşlarının 2 katından fazladır.
Bildiğiniz gibi turizm gelirlerini arttırmanın ilk adımı daha fazla turist ağırlamak olabilir, ancak Fransa örneğinde görüleceği gibi ikinci adım destinasyon ve markaların kendilerini bu pazara uyarlamış araçlarla donatmasıdır.
Çin’de çok yaygın olan WeChat ve SinaWeibo sosyal ağlarının yanında, Çin araçları ile ödeme seçenekleri sunulmasıdır. Fransa’da bazı müzelerde WeChat üzerinden çevrimiçi bilet alma ve WeChat Pay ile ödeme geliştirilmiş, Printemps mağazasında ise Alipay müşterilerine anında Yuan olarak (nakit ) vergi iadesi süreci devreye girmiştir.
Günümüzde sosyal bilimlerin ve teknolojinin zincirleme reaksiyonunu hesap eden girişimcilerin kurduğu bazı şirketler, hiç yatağı olmadan bir milyon civarında otel ve moteli pazarlamakta, sitelerinden faydalanan kişilerin bıraktığı yaklaşık 200 milyon değerlendirme ile de tanıtım ve daha da önemlisi denetim yapmaktadırlar. Dünün dev şirketleri, bugünün alışveriş sitelerinin yanında, saat 14 – 15 civarındaki gölgeleri kadar kalmışlardır.
Çinli uzmanlarla çalışan uluslararası ve ulusal turizm marketing şirketlerinden destek alarak bir an önce her alanda dijital varlık oluşturulmalı, ülkemizde pek tanınmayan uzak doğulu turistlerin beklentilerine ve kültürlerine uygun tanıtım yapılmalıdır.
1975-79 yıllarında uzun süre Paris’te kalan Japon turistleri week-end İstanbul programı gibi uygulamaları Çinli turistler için hayata geçirmelidir.
Çok bilinen bazı ürünlerimizin benzerlerinin o ülkelerde üretildiğini unutmadan, dünyada söz sahibi olduğumuz gelinlik gibi kişisel kreasyonlara önem vermeli, kadın ve erkek giyimde markalaşmış tasarımcıları, deri giysi ve deri ayakkabı-çanta ve diğer mamullerini, lavantadan Isparta’nın dünyaca tanınmış gül ürünlerini, unutulmakta olan işlevsel veya dekoratif lületaşını, Kütahya’nın seramik, Gaziantep’in bakırını, fındıktan ceviz ve zeytinyağına, kaliteli şaraplarımıza kadar her ürünümüzü turistlerle buluşturmalıyız..
Son olarak tanıtmakla kalmayıp, gelişmiş ambalaj sanayimizin antibakteriyel ürünlerini kullanarak belgelemeye özen göstermeliyiz.
* pelegrinatio, pelerinage ( hac ) kelimesinin kökeninden gelmekte olup kutsal yerleri ziyaret anlamındadır.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)